Kulak Çınlaması Hurafe Mi?
Günlerden bir gün, Kayseri’nin sıcak yaz akşamlarından birinde, kulaklarımda garip bir çınlama duymaya başladım. Sadece birkaç saniye sürecek bir şeydi ama o an bana dünyayı unutturmuştu. İşin ilginç tarafı, o çınlama bir anda her şeyin değişmesine neden olmuştu. İster inan ister inanma, bu basit sesin ardından bir arayışa, bir sorgulamaya, belki de bir hayal kırıklığına doğru yol aldım.
O Günden Sonra Her Şey Farklıydı
O akşam kaybolan ne bir telefon görüşmesiydi, ne de uğradığım bir dükkândan eksik bir şeydi. O an fark ettiğim şey, aslında yıllardır birinin kulağımda çınlayan sesine anlam vermeye çalışmamızdı. Çınlama, kulaklarımızda sadece bir sızı olarak kalmaz, bazen hayatımızda olup biten her şeyi sorgulamamıza neden olur. Birçok insan kulak çınlamasının, kulakta bir problem ya da basit bir sağlık meselesi olduğuna inanır. Ama o akşam, yalnızca bedensel bir şeyin ötesine geçip, başka bir boyutun kapılarını araladığını hissettim. O an, çok farklı bir duyguyla “Acaba kulak çınlaması hurafe mi?” diye sordum kendime. Gerçekten insanların her zaman kulak çınlamasını bir işaret olarak gördüğü doğru muydu?
Birçok kişi, kulak çınlamasının, birinin sizi kötülemeye başladığını ya da sizi anımsadığını düşündüğünü söyler. Hepimizin hayatında bir noktada, kulak çınlamasıyla ilişkilendirilen o tuhaf, ilginç inanışlar vardır. O yüzden bu garip ses kulağımda çınlarken ben de kendi içimde bir sesin “Birisi seni düşünüyor” dediğini duydum. Ama bu sadece bir duyum muydu? Yoksa herkesin sahip olduğu o derin inanç mıydı?
O İnanışlarla Mücadele
Bir an gözlerimi kapadım ve o çınlamanın benden başka bir şeye işaret ettiğini düşündüm. Bu kadar basit bir ses, hayatımda neyi değiştirebilirdi ki? Kulak çınlaması çok uzun zamandır bir efsane haline gelmişti. Kimileri, biri hakkında kötü bir şeyler söylendiğini, kimisi ise birinin sizi hatırladığını söyledi. Fakat bir an, bana öyle gelmişti ki; bu sadece kulaklarımın sağlıksız bir biçimde sesler almasıydı. Belki de her şey basitti ve biz bu basitliği anlamadan yıllardır bir hurafeye inanıyorduk.
Ama o gece, o çınlamanın ardında başka bir şey olduğunu düşündüm. Gerçekten birinin beni düşündüğünü hissetmek isterdim ama… Kulak çınlaması bir işaret miydi, yoksa sadece vücudumun geçici bir sinyali miydi? O an çok derin bir hayal kırıklığına kapıldım. Belki de bir anlam arayarak yaşamak, bazen gereksiz bir yük oluyordu. Her şeyin anlamı yok muydu?
Kulak Çınlamasıyla İlgili Gerçekler
Evet, belki bir sesin kulağınızda çınlaması basit bir sağlık sorununun işaretiydi. Ama o gece ben, o sesi sadece bedenimin bana bir şey anlatmaya çalıştığı şekilde kabul etmek yerine, ona bir anlam yüklemeye başladım. O çınlamayı duyduğumda, birisinin beni düşündüğünü düşünmek çok kolay olurdu, ama bunun ardında başka bir şey de vardı. Her insan, kulak çınlamasıyla ilgili inanışları hayatına katıyor. “Biri seni düşünüyor” diyenler var, “Birine kötü bir şey söylemişsin” diyenler de. Ama gerçekten, her çınlama, her ses bir işaret mi? Yoksa sadece bedenimizin küçük bir sinyali mi?
Birçok insan, kulak çınlamasının bir hastalık belirtisi olduğunu söylese de, bazen insanların iç dünyasında bir şeylerin çınladığını fark etmek daha önemli. Belki de kulaklarımızdaki bu çınlama, bazen içsel bir boşluğu ya da eksikliği hissettirdiği için ortaya çıkar. Hangi hurafeye inandığınız önemli değil; önemli olan, o sesin aslında ne söylediğidir.
O Anın Sonrası
O günden sonra kulak çınlamasını daha fazla sorgulamaya başladım. Belki de bana söylediği şey, kendime dönüp bakmam gerektiğiydi. Duyduğum o çınlama bir işaret olamazdı. O sadece, bana unutmaya başladığım bir şeyi hatırlatıyordu. Belki de insan bazen hayatı çok fazla ciddiye alıp, gözden kaçırdığı şeylere bakmayı unutur. O çınlama, benim hayatımda da bir uyarıydı: “Bazen her şeyin anlamı yoktur, sadece yaşa ve hisset.”
Bugün, kulaklarımda çınlayan her ses, bana her anın değerini hatırlatıyor. Belki de hurafeler bizim hayatımıza anlam katma çabasıdır. Kulak çınlaması, bir anlam arayışı. Ama sonunda, anlamı bulduğumuzda, aslında belki de kulaklarımızda çınlayan tek şey, kendi içsel huzurumuzdur.